ANDREWS’TA TÜNELİN SONU GÖZÜKTÜ

Frutti Extra Bursaspor, yılı bitirirken 28/12/2022 günü oynadığı Darüşşafaka maçından beri Bursa’dan çıkmadı.

Darüşşafaka’dan maçından sonra Beşiktaş Emlakjet, sonra zorlu Bursa derbisi ve en son da 111 sayı atarak Show yaptığı O.Ljubljana Eurocup maçını müthiş oynayarak kazanan “güzel takım” değil Türkiye Sigorta Süper Liginin, Euroleague’in favorisi Fenerbahçe Beko karşısına galibiyet ümidi ile çıktı.

Uzun süredir devam eden Bursa günlerinin sonuncusu olacak bu maçın biletleri 10 gün önce tükenmişti.

Şehirdeki heyecan, salona girdiğimizde şölene dönüştü. Harika bir seyirci desteği, tam bir bayram havası oluşturdu. Bursa’mız bu güzel ortamı özlemiş. Seyircinin gözlerinde görüyoruz bunu.

Maçtan önce, büyük bir inanç da vardı herkesde. Koç Dusan Alimpijeviç önderliğinde uzun süredir mağlubiyet yüzü görmeyen Bursaspor bir nevi aşama atlayacağı bu maça hazırdı.

Oyuncuların maçtan önce hırsı, herkesin umudunu daha da arttırıyordu.

Maça iyi de başladı Frutti Extra Bursaspor. Savunmadaki müthiş organize hali, hücumda Onuralp önderliğinde organizasyonlarla hemen öne de geçti. Ancak Hakem üçlüsü faul düdüklerini her iki takım için de kolay çalınca, oyun çabuk dengelendi.

Maçın bence en önemli anı, Onuralp’in çok çabuk ikinci faulü alması ve mecburen kenara alınmasıydı. Bu andan itibaren hücumda aksamaya başladık.

Fenerbahçe Beko’da ise Nigel Hayes neredeyse tek başına takımını hücumda taşıdı. Wilbekin’in çok da oyuna girmediği dakikalarda Fenerbahçe Beko Nigel Hayes’in sayıları ile ayakta dururken, Onuralp kenarda iken bu desteği sahada Frutti Extra Bursaspor’da maalesef kimse veremedi. Needham çok etkisiz kaldı. Şutlarda da yeterli yüzdeyi bulamayınca, Fenerbahçe Beko farkı yavaş yavaş arttırmaya başladı. Aslında bizde Onuralp faul problemi yaşarken, Fenerbahçe Beko’da da Mootley hızlıca 2 faul alıp kenara gelmişken, uzunlarımız da o dönemi çok etkili geçirmedi.

Sonuç olarak en önemli hücum silahımızın faul problemi yaşaması bizleri skor üretmede zor duruma soktu, ve kötü hücum yapınca savunmamız da bundan olumsuz etkilendi ve daha ilk yarı da 58 sayı potamızda gördük. Bu sene Frutti Extra Bursaspor’un en büyük gücü olan savunmada yaşadığı bu çöküş, maçta geri dönmeyi de imkansız hale getirdi.

Mootley’in oyuna ağırlığını koyduğu ikinci yarıda, Zach ve Ahmet’in etkisiz oyunu ve üzerine müthiş dış şut isabetleri de eklenince, fark açıldı.

Koç Alimpijeviç herşeyi denedi ancak, ribaunt ve hücum organizasyonu sıkıntısı, Fenerbahçe Beko’nun rahat bir galibiyet almasını sağladı.

Zaten, Onuralp’i faul problemi ile kullanamamış olmamız, uzun oyuncularımızın etkisizliği, Needham’ın devreye girememiş olması sadece Clemmons’ın mücadelesi ile savaşmaya çalışmamız, dün gecenin özeti gibiydi.

Haftalardır bu satırlarda yazıyorum. Bu takımın çok acil bir lider oyuncuya ihtiyacı var. Bu maçta buna bir kez daha şahit olduk. Onuralp kenarda kalınca hücum organizasyonunda çok büyük darbe aldık. Bu hususta Nedim Yücel’in önemli çalışmaları olduğunu bizzat kendisinden dinledim.

Hatta Andrews’la 1 aydır yoğun mesai harcandığını ve fakat oyuncunun Pana’da kalmakta ısrarcı olduğunu üzülerek öğrendim. Bursaspor ile Andrews’un bu 1 ay içerisinde birkaç kez imza noktasına gelindiği ve fakat sonrasında oyuncunun şu an kadroda dahi olmasa da, şans bulma umudu nedeniyle takımında kalmayı seçtiğini, sorunun maddiyat olmadığını önemle belirtmek isterim.

Demek ki, son bir ayda birkaç kez Andrews’ın kıyısından dönmüşüz. Nedim Yücel, kısa sürede ihtiyacımız olan iyi bir yabancı transferin yakın zamanda kadroda olacağının müjdesini verdi.

Ama Andrews konusunun hemen kapanmasını da istemediğimiz açık. Israra devam ediyoruz. Şu anda bu takımın aradığı herşey Andrews’da var. Nedim Yücel, Her ihtimale karşı alternatif çok kaliteli isimlerle görüşüldüğünü, Bursaspor için en iyisini yapma kararında olduklarını anlattı. Tabi bu çalışmanın sezon ortasında ulaşılabilecek en iyilerle yapılmaya çalışıldığını da ekledi.

Zira sezon ortasında bu tip transferler zordur. Türkiye’yi de bilen biri olması tercih sebebi olmalıdır. Ben Andrews’un bu Pana ısrarından döneceğini, Bursasporun ısrarına dayanamayacağını düşünüyorum. Bu taraftar onu bağrına basmayı bekliyor…

Bir paragraf da Milli oyuncu Melih Mahmutoğlu’na. Galatasaray maçında Göksenin ve Boost’dan bahsetmiştik. Dünün de kahramanı Melih Mahmutoğlu oldu. Seyirci ile girdiği diyaloğa bizzat şahit oldum. Milli takım oyuncusunun bu tarz olayların içinde olmasını anlamam mümkün değil.

Zaten neredeyse ilk yarıda biten maçta, seyirciyi tahrik etmenin kime ne faydası var. Camiaların bu tarz eylemlere prim vermemesi gerekir düşüncesindeyim. Seyirciyi tahrik eden sadece Melih değildi elbet. İtuidis’in yardımcısı Dedas'ın Koç Dusan’a sözlü saldırısı, basketbol adına çirkinliklerle doluydu. Profesyonellikle de uyuşmayan bu tarzı kamuoyunun takdirine bırakıyorum.

Doğrusu çıplak gözle gördüklerimiz ana medyada anlatılanlarla büyük farklılıklar gösteriyor maalesef. Seyirciye dönüp laf atmak, hatta hareket çekmek, gibi eylemlerle ne amaçlanıyor. Ya da bir takımın bench’inden diğer takımın bench’ine sözlü saldırıda bulunmanın kime faydası var. Bu zihniyet prim yaptığı müddetçe sporda FAİR PLAY hep sözde kalan asla karşılığı olmayan lafügüzaf olarak kalacaktır.

Melih’in tahrikleri ile keşke olmasa dediğimiz tezahüratlar ile gelen anonslar, muhtemelen Gaziantep maçının seyircisiz oynanacak olması anlamına gelmektedir.

Bu güzel seyirciye yazık değil mi. Türkiye Sigorta Basketbol Ligi bir hafta böyle güzel seyirciden mahruma kalacak. Eurocup’ın en zor deplasmanı seçilirken bu seyircinin yarattığı ambiyansa olan hayranlık en önemli kriterdi. Avrupa’da bile hayranlıkla izlenilen taraftarımızın nedense Türkiye’de küfürle anılmaya çalışması kara propagandadan başka bir şey değildir.

Bu noktada seyircimize seslenmek isterim. Bizzat yaşadığım için sizleri gayet iyi anlıyorum ama ne olursa olsun, kim tahrik ederse etsin, küfürsüz duruşunuzu korumanız gerekir. Frutti Extra Bursasporun bu güzel tardatarına bu yakışır.

Frutti Extra Bursaspor için bu sezon Türkiye liginde ilk dörtte yer almak Avrupa’da da en azından yarı final yaşamak geçen seneki rüya sezon sonrası en güzeli olacaktır.