“BURSASPOR’UN HER ADIMINDA ORADAYDIM“


Yayınlanma 24 Nisan 2018, Salı 14:25:10
Güncelleme 24 Nisan 2018, Salı 14:25:10
BursaspordaBugün

Bursasporlu işadamı İsmail Öztürk Bursaspor’un mevcut durumu ve geleceğe dair projeleriyle ilgili açıklamalarda bulundu.

“Şampiyonluklarla sonuçlanan yolları iyi gözlemlersek başarı kendiliğinden gelir” diyen Öztürk, sözlerini şöyle sürdürdü. “Levent Kızıl dönemi ve İbrahim Yazıcı dönemlerinin bazı ortak noktaları var. Doğru başkan, doğru teknik direktör ve doğru oyuncu grubuyla başarılar geldi. Başarı için doğru başkan yeterli değil. Örneğin Erkan Körüstan doğru bir başkandı, Daum yanlış bir hocaydı. Bugüne baktığımızda Ali Ay doğru başkan, Le Guen doğru bir teknik direktör, genel müdür ve oyuncu grubu hakkında yorum yapmak istemiyorum.  Peki eksiğimiz ne? Sinerji. Taraftarlık olarak da eksiğiz. Şapkamızı önümüze koyalım. Bizi şampiyon yapmış hocamız küfrettik, otobüsünü taşladık. İbrahim Yazıcı biraz daha kalsaydı küfredecektik. Suçlu bulmak istesek suçlayacak çok adam bulabiliriz ama çözüm sunmak gerekiyor. Finansal problemler ve taraftar memnuniyetsizliği ile çözümleri alt alta koymak gerekiyor. “dedi

“Taraftar Memnuniyeti Olmazsa Olmaz”

Taraftarın sorunlarına kulak vermenin önemine değinen Öztürk, “Her bankanın müşteri hizmetleri var. Bugün su alırken bile arkasında müşteri hizmetleri numarası yazıyor. Alıcıyı mutlu etmek adına çaba sarfediyor. Futbol oyunu da seyirciyi mutlu etmek için var. Taraftarın mutluysa sorunlar çözülür. Taraftarı mutlu edecek hamleler yapmak gerekir. Mali problemler başarısızlığın ardından ortaya çıkıyor. Sen başarılı bir futbol ortaya koyduğunda, seyircini arkana aldığında, sinerji oluşturduğunda mali problemler ortadan kalkacaktır” diye konuştu. 

“Ortaya Önce Bir Plan Koyulmalı” 

Bir başkanın çıkarıp cebinden 100 milyon lira vermesi sorunu çözmez, aksine artırır. Sadece parayla bu iş çözülmez. Ortaya bir proje koymak lazım ki önce başarı, ardından dapara gelsin.

Birkaç sezon önce başkan bulamayan, hoca bulamayan, sponsor bulamadığı için deplasmanlara gitmekte zorlananKayserispor şimdi doğru oyuncular, doğru teknik direktörle yükselişe geçti. Para yine yok ama başarı var. Stratejik bir planın ardından bu noktadalar. 

Sıcak para için yüzümüzü ortadoğuya dönmemiz gerekiyor. Çünkü Bursa, inanç turizmi konusunda güçlü olduğu için Ortadoğu bölgesinden binlerce turist çekiyor.Bursaspor olarak da O bölgedeki insanların sempatisini kazanmamız gerekir. Gerekirse oradan oyuncu alacağız, oraya hazırlık maçına gideceğiz.

“Bursaspor Bir Gayrimenkul Şirketi Değildir”

Bursaspor sürekli arazi, benzinlik, petrol vs. sayesinde gelir peşine düşen bir kulüp olmamalıdır. Yeni dünya düzenine ayak uyduracak hamleler geliştirmeliyiz. Dünyanın ilk 15 şirketine baktığımız zaman teknoloji devlerini görüyoruz. Projelerimizin de o yönlerden beslenmesi gerekiyor. Uzun vadeli teknoloji yatırımları yapmamız lazım. Bunu Bursaspor yapabilir. Bursa’da bu potansiyel var. Bunları yapacak kişileri bir araya getirmek gerekiyor. Yeni dönemde bu gerçekleştirilebilir. 

“Projelerimiz Hazır, Başkan Adaylarına Kapımız Açık”

Bursaspor’un geleceği adına önemli projelerinin olduğunu ve bu projeleri sunmak için tüm başkan adaylarına kapılarının açık olduğunu söyleyen Öztürk, “Tabi ki bizim de somut projelerimiz, hamlelerimiz var. Doğru başkan adayları çıktığı takdirde Bursaspor için bu projelerimizi sunmaya hazırız. Herkese kapımız açık. Başkan adayı arkadaşlarımız, ağabeylerimiz gelsinler, bizi dinlesinler, projelerimizi sunalım. Örneğin bir AVM projemiz, bir de teknoloji tabanlı bir projemiz var. Şimdilik sadece bu ikisini açıklayabilirim. Görüştüğümüz uluslararası firmalar ve futbolcular var. Dünyada ses getirmiş insanlarla iletişim halindeyiz. Çünkü bu işin Show-business olduğuna inanıyorum. Uluslararası birkaçisim şehre sinerji ve heyecan katacaktır. Bu tip bir oyuncu grubu ya da hoca geldiği takdirde takıma enjekte ettiği sinerjive abiliğiyle fark yaratacaktır. Bu isimler spor pazarında da adımızı duyuracaktır. Avrupa medyasında Bursaspor yeniden haber değeri taşıyacaktır. Taraftarlar farklı bir heyecanla maça geleceklerdir. Elimizde bu tip yıldızlar var.“

“Herkesin Proje Sahibi”

Herkesin Bursaspor ile ilgili bir projesinin olduğunu ancak projeleri yeni dünya düzenine göre oluşturmak gerektiğini söyleyen başarılı işadamı, “Bursaspor ile alakalı herkesin bir fikri, bir projesi var. Kimisinin arsa, okul, üstgeçit, ATM, ilkokul, üniversite, bando.  Ne yazık ki herkes Steve Jobs, herkes Elon Musk. Herkesin projesine saygı duyuyorum ama yeni dünya düzeninde, iletişim çağında elle tutulur, gözle görülür, herkes tarafından kabul görecek, hızlıca sonuca gideceğimiz bir projeye ihtiyacımız var. Hiçbir projeyi yoksaymıyoruz ama yüzümüzü teknolojiye ve sıcak paranın kaynağı olan ortadoğuya dönmemiz lazım. İçine globalmarkaları da yerleştirebileceğimiz projeler bizi sonuca çok daha hızlı bir şekilde götürür. Sürekli anahtarlık üretmekyerine, arabaların artık anahtarsız da olduğunu bilerek hareket etmek gerekiyor.” dedi.

“1 TL ile Tuğla Kampanyaları Geride Kaldı”

Doğru projelerin doğru zamanda ortaya çıkması gerektiğinin altını çizen Öztürk, “İmajımızı sarsan kampanyalardan uzan durmalıyız. 100 bin kişiyi kapsama hedefiyle yola çıktığınız proje 1000 kişide tıkanınca ortaya üzüntü verici bir tablo çıkıyor. Bursaspor Kredi Kartı projesi şampiyon olduğumuz dönemde gerçekleştirildi. O yıllardan önce de Bursaspor vardı, kredi kartı kullanılıyordu. Ama doğru zamanda projeyi ortaya çıkardık. Bursaspor’un cep telefonu da oldu, birası da oldu, küçük altını da oldu. Çok proje yapmak değil, projeyi doğru zamanda ortaya çıkarmak gerekir. Ayrıca Barcelona, Real Madrid, Manchester United ve Inter’den örnekler alarak proje ortaya koymaya çalışılıyor. Bu yanlışa düşmemeliyiz. Onların hikayeleri bizden çok farklı.” İfadelerini kullandı.

“Bir Stadyum 24 Saat Yaşayamaz”

Dünyanın hiçbir stadı 24 saat yaşamıyor. İnsanlar maç günü maça gelirler, pub’a giderler, store’dan alışveriş yaparlar ve giderler. Eğer çok önemli bir kulüpsen insanlar haftaiçiturlarla stadyumu gezerler. Hiçbir stat 24 saat yaşamaz o yüzden bizim stadımız da yaşamayacak. O yüzden hayal kurmayalım. Stadın etrafında yaşayan alan olması imkansız. Allianz Arena’nın altında galerici gördünüz mü? ‘Yaşayan stadyum projesi’ni mevcut yönetimler başaramamış gibi bir algı oluştu. Eğer başarırlarsa zaten dünyada ilk olacak. Stadyumla ilgili de projerimiz elbette var. Özellikle isim hakkıyla ilgili, kiralanabilir alanlarla ilgili projelerimiz var.  Stadyuma insanlar yürüyerek gelsinler istiyoruz, maç günleri bu alanları demirlerle kapatıyoruz.  İnsanları şova çağırırken, bir yandan her yeri kilitliyoruz. Bu algıyı yıkacağız. İnsanlar maça gelmeden önce stadın dışındaki etkinliklere katılacaklar. AVM’lerde bile çocuklar için alanlar varken stadyumlarda neden olmasın?

“Bursaspor’un Her Adımında Oradaydım”

Çocukluğundan bu yana büyük bir Bursaspor taraftarı olduğunu ve Bursaspor çatısı altında geçirdiği yıllar boyuncakulübün her adımına şahit olduğunu belirten Öztürk, “Bunları12 yıl boyunca Bursaspor’da çalışmış biri olarak söylüyorum. Bugüne kadar İbrahim Yazıcı, Levent Kızıl, Erkan Körüstan, Recep Bölükbaşı, Ali Karasu gibi başkanlarla çalıştım. 5 başkan, 150’ye yakın yönetici grubuyla çalıştım. Ertuğrul Sağlam, Güvenç Kurtar, Bülent Korkmaz, Samet Aybaba, Daum, İrfan Buz, Hikmet Karaman ve Şenol Güneş ile çalıştım. Taraftar olarak küme düştüm, kulübe icra geldiği gün televizyonları depolara saklayan adam da ben oldum, Manchester United ile birlikte Bobby Charlton Almira’yageldiğinde kendisine şilt takdim eden adam da ben oldum. Bursaspor taraftarları Samet Aybaba döneminde Vakıfköy’übastıklarında da oradaydım, şampiyon olduğumuz sene Erciyes’te yöneticilerimiz ‘timsah yürüyüşü’ yaparken de oradaydım. En büyük sıkıntıdan, en güzel başarılara kadar hepsini yaşadım, gördüm. Babam ilkokul çağlarında beni Bursaspor maçlarına götürdüğünde önce altıparmak pasajı’nagiderdik, ardından maça girerdik. Pingell ve Vedat abiyi hayranlıkla izlerdim. Hatta o yıllarda Vedat abi imzalı fotoğrafını vermişti. Yılar sonra kulüpte kendisiyle karşılaştığımda o fotoğrafı gösterdim.  Kısacası, çocukluğumdan bu güne önce taraftar, kongre üyesi ardından çalışan olarak bu armaya hizmet ettim. Çalışan olarak girdiğim dönemde Bursastore 1 mağazayla hizmet verirken, bizimle birlikte 5 mağazaya yükseldi. Kulübün benden önce 10 büyük sponsoru varken, ben ayrıldığımda bu sayı 28’di. Ben geldiğimde medya departmanı yoktu, idari bünyede 11 personeldik. Ben ayrıldığımda bu sayı 300’e yaklaşmıştı. Bursaspor’un kurumsal anlamda eşik atladığı yıllara da şahit oldum. Ayrıca 3,5-4 yıldan bu yana spor pazarlama sektöründe faaliyet gösteren Santra Marketing adında bir işletmem var, bir yöneticiyim. İletişim fakültesi mezunuyum ve mevcut durumu bir iletişimci olarak da gözlemleyebiliyorum. “ diyerek sözlerini noktaladı.





BU HABERİN YORUMLARI
Bu habere ilk yorumu sen yap!


SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ



İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR:
İÇERİDE VAR DIŞARIDA YOK
Yayınlanma 24 Nisan 2018, Salı 14:25:10
BursaspordaBugün